Bu işi başaracak gelsin!
Dile kolay 110 yıl…
Acı tatlı birçok anıyı içinde barındıran koca bir camia…
Sevinçte de hüzünde de akan gözyaşları…
Hangi ligde mücadele ederse etsin hep gündemde kalmayı başarmış…
Arkasından kitleleri sürükleyebilecek bir potansiyele sahip…
Silkelenmiş, yıpranmış, düşmüş ama hep küllerinden doğacağına inanmış bir kulübün adıdır Altay…
Süper Lig’den paraşütsüz önce TFF 1. Lig’e ardından da 2. Lig’e 684 milyon 555 bin lira borç yüküyle düştü Altay.
Olağanüstü genel kurula gidip şirketleşme kararı alarak yatırımcı arayışları hala sürüyor.
Borç yükünü sırtlayacak bir baba yiğit aranıyor.
Camianın elini çabuk tutması gerekiyor.
Şimdilik sadece Eren Erdoğan sözleşmesini feshedip yuvadan uçtu. 5 oyuncununda sözleşmesi bitti. Serbest kalma tehlikesi bulunan 3 futbolcu da kulübe ihtarname gönderdi.
Tesislerde doğal gaz kesik. Yemek çıkmıyor. Personel maaşları aylardır ödenemiyor. Tüm umutlar şirketleşme çalışmalarının olumlu sonuçlanması bağlı.
Kısaca siyah beyazlıları çok da iç açıcı günler beklemiyor.
Peki, Altay nasıl kurtulacak?
Tek sorun para mı?
Elbette değil…
Ancak hayallerin gerçeğe kavuşması için de gerçekçi olmak tek şart…
Bakınız Bursaspor’un ait olduğu Süper Lig’e dönüşü için başlatılan “Yanındayım” Kampanyasına ilgi çığ gibi büyüyor.
Bursaspor’a layık bir başkan ve yönetim gelince şehir birden ayağa kalkıverdi ve Bursaspor için adeta bir Kurtuluş Savaşı başladı..
Siyasilerden, sanatçılara, iş dünyasından taraftarlara birçok kişi Bursaspor’a “Yanındayız” diyor. Bu kampanya Altay’a da örnek olmalı!
Gelelim madalyonun diğer yüzüne…
Bu sezon Süper Lig’e yükselen iki takımı ele alalım…
Şirketleşmenin ve kendine uygun modeli benimsemenin başarıyı nasıl getirdiğini kanıtladı Göztepe ve Bodrum FK.
Yabancı yatırımcı idaresindeki Göztepe, kulüpte önce yapılanma hamlesini başlattı, ardından ayağa kalktı ve sonunda arzulanan başarıya ulaşıldı…
Antalyaspor’dan ayrılan ve Bodrum FK’da hisselerin büyük bir çoğunluğunu satın alan Ali Şafak Öztürk iyi bir yapılanma oluşturdu.
Kulübün CEO’su Antalyaspor’dan geldi…
İsmet Taşdemir 2021’den bu yana teknik direktörlük koltuğunda oturuyor.
Kimse ona geçen sezon TFF 1. Lig Play Off finalini kaybettikten sonra, ‘‘Hocam başaramadın, buraya kadar” diyerek kapıyı göstermedi.
İyi bir yapılanma, doğru transfer hamleleri ve haddini bilerek mücadele etmeyle bu noktalara geldi Bodrum FK.
Düşünün sadece 4 bin kişi kapasiteli butik bir statta yazıldı Bodrum FK’nın başarı hikâyesi.
Altay eğer bu saatten sonra kendisi için doğru modelin ne olduğunu bulur ve şirketleşmeyi de aynı model doğrultusunda yaparsa başarılı olur…
Liyakat sahibi profesyoneller kulübün idaresine geldiği takdirde de Altay’ın önü hep açık olacaktır…
Altay’ın genç oyuncularına ise birkaç örnekle yazıyı tamamlayalım…
Profesyonel yaşamda bunu beklemek güç ama zor zamanda taşın altına elini koyanları tarih hep yazmıştır.
Bodrum FK’da Celal Dumanlı 12 yaşında altyapının kapısını araladı.
18 yıldır Bodrum FK’da oynuyor ve artık Süper Lig’de…
Takıma 2014’te Bölgesel Amatör Lig’de transfer edilen kaptan Erkan Değişmez 4. kupasını havaya kaldırdı. O da Süper Lig’de mücadele edecek.
2019’da ilk profesyonel sözleşmesini 27 yaşındayken imzalayan 32 yaşındaki Üzeyir Ergün eşine az rastlanır bir hikâyeye sahip. Onun için, “Ne oldum değil, ne olacağım” demeniz sizin için çok önemli ve de değerli.
Zor zamanda siz de Altay’a sahip çıkarsanız belki birkaç yıl içinde tarih sizlerin de adını yazar…
