Bu bir çağrıdır!

Didim’den Turgutreis’e ilk seferini yapan deniz otobüsünün içindeyiz. Gemi, rüzgârın da etkisiyle yükselen dalgaları bir aşağı bir yukarı aşarak ilerliyor.

Gün batımında manzaranın güzelliğine dalıp gitmişken bir buçuk saatin ardından Bodrum kıyılarına ulaşıyoruz. O ara hemen sağımızda bulunan Yunanistan’ın Kos Adası’ndan yükselen dumanlar dikkatimizi çekiyor. İçimiz cız ediyor… Çünkü daha birkaç gün önce İzmir Selçuk’tan başlayıp Kuşadası’na uzanan orman yangınlarında bizim de tam 350 hektar alanımız içindeki canlar, ağaçlarla birlikte küle dönmüştü…

Dünyada son 20 yılda 4.2 milyar insanı etkileyen 7 binin üzerinde doğal felaket yaşandı. Bugün sadece İzmir’de son 1 haftada 22 orman yangını meydana geldi.

Bu manzara “küresel iklim” denen felaketin sadece bizim değil tüm dünyanın başındaki en büyük dert olduğunu bir kez daha yüzümüze vuruyor. Peki, bu vahim tabloyu sadece izlemekle mi yetineceğiz? Elbette hayır.

Yangın ekolojisi uzmanı Prof. Dr. Tuncay Neyişçi orman tabanındaki kolay tutuşan ince yanıcılar temizlendiğinde Türkiye’deki orman yangınlarının yüzde 70 oranında azalacağını belirtti.

Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmenimiz Özay Şendir’in öncülüğünde bizler de buradan hareketle “Ormanlarımız yaşasın!” sloganıyla kampanya başlattık.

İlk etkinliğimiz ise Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan ve Urla Kent Konseyi Başkanı Hadi Başman’ın ev sahipliğinde dün Kuşçular’da gerçekleşti.

Gönüllülerden oluşan 100’ü aşkın Urlalı vatandaşla birlikte; sadece 15 dakikada otoyol kenarlarındaki ormanlık alanlara atılan; cam şişeler, izmarit, kuru ot ve yanıcı atıklardan oluşan 15 poşet çöp topladık. Hassasiyetleri ve katılımları için önce Başkan Selçuk Balkan’a sonra da tüm gönüllülere teşekkür ediyoruz.

★★★

Şimdi Milliyet Gazetesi olarak amacımız, kampanyamızı doğaya sahip çıkmak isteyen tüm belediye, kurum ve kuruluşlarla birlikte büyütmek.

Özetle insanoğlu, savaşlarla, çatışmalar, ekonomik ve siyasal krizlerle boğuşurken doğa bizi affetmiyor ve dünya elimizden kayıp gidiyor.

Tam da bu nedenle olaylara “seyirci” kalmak yerine “harekete geçmek” isteyen tüm belediyeleri, sivil toplum kuruluşlarını, öğrencileri ve çevreye duyarlı herkesi kampanyamıza destek vermeye davet ediyoruz.

Çünkü orman gelecek demektir.

Urlalı çocuklarımız Ömür Efe Aydoğan ve İsmail Aslan’ın dediği gibi, “Gelin, geleceğimizi hep birliktekoruyalım…”