Zonguldak’ta batan gemiden son mesaj: Hakkınızı helal edin
Zonguldak’ta fırtına nedeniyle pazar günü Karadeniz Ereğli Limanı önlerine demirleyen gemi iddiaya göre olumsuz hava koşulları nedeniyle sürüklendi. Bu sırada demirlemek isteyen gemi, askeri mendireğe çarparak battı. Gemide bulunan 12 personelden birinin cansız bedeni kıyıya vururken, fırtınanın durulması ile birlikte arama çalışmalarına başlandı.
Sahil Güvenlik Komutanlığı’ndan yapılan açıklamada üçüncü gün bir helikopter, bir uçak, altı bot, iki Dalış Emniyet Güvenlik ve Arama Kurtarma Timi ve 74 personelle arama kurtarma çalışmalarının aralıksız devam ettiği belirtildi. Dün batan geminin bazı parçalarına ulaşıldı.
Ümitsiz bekleyiş
Arama çalışmalarını kayıpların yakınları da sahilden takip ediyor. Gemide telsizci olarak görev yapan Mustafa Nacar’ın kardeşi Ahmet Nacar, ağabeyinin babasına “Hakkınızı helal edin. Gemi oturdu, batıyoruz” yazılı mesaj gönderdiğini söyledi. Mesajın ardından defalarca aramalarına rağmen ağabeyine ulaşamadıklarını anlatan Nacar, “Şu an elimiz kolumuz bağlı bekliyoruz” dedi.
Gemide yağcı olarak çalışan Ömer Hebip’in (42) dayısı Soner Bebek de “Hayırlı haberleri bekliyoruz ama pek ümidimiz yok” ifadelerini kullandı.
Gemi 25 metre derinlikte bulundu
AFAD Başkanı Okay Memiş, geminin konumunu tespit edildiğini belirterek şu bilgileri verdi: “Gemi tahmin ettiğimiz yerde, limanın uç tarafında, derinliği yaklaşık 25 metre olan bir noktada bulundu. Askeri bölge olduğu için gösteremiyoruz ancak tonlarca ağırlıktaki kaya parçalarını 9-10 metre yüksekliğindeki dalgalar paramparça etmiş. O bölge de yıkıma uğramış. Ülkemizde görmeye alışık olmadığımız ‘tornado’ denilen aşırı bir rüzgar olarak tanımlayabileceğimiz bir doğa olayıyla karşı karşıya kaldık.”
20 yıl önce kurtulmuş
Gemide aşçı olarak çalışan ve cesedi bulunan Metin Usta’nın (61) cenazesi memleketi Giresun’da toprağa verildi. Metin Usta’nın kardeşi Aydın Usta, ağabeyinin yaklaşık 20 yıl önce Çanakkale Boğazı’ndaki bir gemi kazasından sağ olarak kurtulduğunu anlattı. Usta “O kazadan tek kardeşim kurtulmuştu. Uzun süre hafızasını kaybetti. Her gemiye gidişinde ‘Son seferim’ diyerek evden ayrılırdı” dedi.