HABERLER

Aslında maç bitti, uzatmalar oynanıyor!

Rahmi Turan

Bugünkü iktidarın Türkiye’ye vereceği hiçbir şey kalmadı…

Halka sunulacak yeni bir AKP programı yok!

Aslında maç bitti, uzatmaları oynuyorlar ama farkında değiller!

Bu nedenle gerilim politikasından medet umuyor, insanlar arasındaki karşıtlığı körüklüyorlar.

Başarısızlıkları üstünü örtmek için küfür, hakaret, tehdit, gözdağı, baskı her numara var bunlarda…

Ülkede fikir, ifade, inanç ve medya özgürlüğü kalmadı.

Yoksulluk, israf, kayırma ve liyakatsizlik zirve yapmış durumda…

Hazin bir dönemden geçiyoruz.

★★★

İktidarın umut bağladığı partilere bakın!

Hizbullah terör örgütüyle ilişkisi bilinen HÜDA-PAR‘a…

Kadınların kazanılmış haklarını yok etmek isteyen Yeniden Refah Partisi’ne…

Demokratik sola ihanetiyle Ecevit‘in kemiklerini sızlatan Önder Aksakal‘a… Çağın dışında kalan bu tür kafalara bel bağlamış görünüyorlar ama gerçekte durum hiç iç açıcı değil…

Devlet Bahçeli de Mustafa Destici de HÜDA PAR‘a şiddetle karşı!

AKP içinden de tepki gösterenler var. Tuğrul Türkeş bunu yüksek sesle dile getirdi, rahatsızlığını belli etti. Diğerleri korkudan bir şey söyleyemiyor.

Ülkemizin yalanlar ve yasaklarla varacağı yer bataklıktır.

Tek umut, Millet İttifakı‘nın seçimi kazanması, Kemal Kılıçdaroğlu’nun 13’üncü Cumhurbaşkanı olmasıdır.

Çocuklarımızın, torunlarımızın geleceği buna bağlıdır ve gerçek beka sorunumuz budur!

★★★

SSK Genel Müdürlüğü‘nden bu yana tüm yaşamını izlediğim Kemal Kılıçdaroğlu’nun bilgisi, dürüstlüğü, millet ve vatan sevgisi tamdır.

Sakindir, sabırlıdır, yasalara saygılıdır. Öfke, kin, intikam gibi duyguların esiri olmaz ama kim suçluysa hesap sormasını bilir.

Kılıçdaroğlu’nun seçimi kazanması halinde ülkemizi bataklıktan kurtaracağına inanıyorum. Ancak…

21 yılın büyük tahribatını bir anda silmek tabii ki, mümkün değil. Biraz zaman alacak.

“Yazar niye sessiz kalır?”

Medya Ombudsmanı (kamu denetçisi) Faruk Bildirici‘nin dün BirGün‘deki sütununda “Yazar niye sessiz kalır?” başlığıyla yazdığı yazı, günümüzde iktidar medyasının ne hale geldiğini göstermesi bakımından çok önemli. Okuyalım:

“Milliyet spor yazarı Şansal Büyüka’nın gazetenin ilk baskısına giren Fenerbahçe Başkanı Ali Koç hakkındaki “İstifa demeyi bırakın artık” başlıklı yazısı, şehir baskılarında uçurulmuş. Üstelik Büyüka ve Spor Müdürü Tayfun Bayındır’a haber verilmeden yapılmış bu müdahale…

Aslında yazılara müdahale medyamızda yeni bir uygulama değil…

Demirören Medya‘da çok daha yoğunlaştı sadece…. Doğan Medya‘yı satın aldıktan sonra ‘Holding’in altın makası’ her akşam Hürriyet ve Posta’da da yazarların yazılarını kesip biçiyor, kimi yazıları tümden çıkartıyor.

Haberlerden iktidarı kızdıracak cümleler ayıklanıyor!

Büyüka‘nın, grubun diğer yazarlarından farkı, müdahaleyi sindiremeyip ayrılması. Yazısı kesilip biçilen diğer yazarlar ise bu müdahaleleri normalleştirmiş kendi içinde. Sessiz kalmaları o yüzden…

Kendi hakkını savunamayan bir yazar, toplumun sorunlarına nasıl sahip çıkabilir ki?”

TEBESSÜM

Kariyer planı!

Komiser, karakola getirilen adama sert bir sesle sorar:

“Cumhurbaşkanı’nı sokak ortasında neden eleştiriyorsun?”

Adam cevap verir:

“Arz edeyim komiser bey… Sayın Süleyman Soylu onu eleştirdi, İçişleri Bakanı oldu! Sayın Numan Kurtulmuş eleştirdi, başkan yardımcısı oldu. Sayın Devlet Bahçeli eleştirdi, ortağı oldu. Eee, benim de kendime göre bir kariyer planım var!”

GÜNÜN SÖZÜ

Geleceğin bilinmez oluşu, her bilinmeyen gibi insanı korkutur!

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu