Arnavutluk, İtalya’nın yeni arka bahçesi
Kuzey Afrika ülkelerinden akın akın gelen kaçak mültecilerle artık başa çıkamayan İtalya diğer AB ülkelerinden destek alamayınca son çare olarak Enver Hoca sonrası doksanlı yıllarda büyük yardımda bulunduğu Arnavutluk’ta iki göç merkezi kuracağını ikili anlaşma ile sağladı.
Geçmişte Arnavutluk Sosyalist Halk Cumhuriyeti, Avrupa ile bağlantısı olmayan Çin Halk Cumhuriyeti’nin kıtadaki tek dostuydu. Buna karşılık Çin, Arnavutluk’a maddi olanaklar sağlayarak adeta arka bahçesi haline getirmişti.
Demirperde’nin yıkılmasıyla Arnavutluk komünist rejimden kurtulunca yüz binlerce Arnavut deniz yoluyla köhne‘Vlora’ kargo gemisiyle istif halinde umuda kaçış için Bari’ye giderek sığınma talebinde bulunmuştu. Çok zor durumda kalan İtalya, Arnavutluk’ta yatırımlar yaparak bu düzensiz göçün üstesinden gelebilmişti.
Hafta başında Roma’da bir araya gelen İtalya Başbakanı Giorgia Meloni ile Arnavutluk Başbakanı Edi Rama tarihi bir antlaşmaya imza attılar. Buna göre İtalya’ya gelen düzensiz göçmenler Arnavutluk’ta kurulacak iki göç merkezine yerleştirilecek. Arnavutluk Başbakanı anlaşma sonrası yapılan basın toplantısında Komünist rejimi sonrası İtalya’dan çok yardım gördüklerini ve bu borcun ödenemeyeceğini vurgulayarak ‘İtalya çağırırsa Arnavutluk yanıt verir’ dedi.
Ülkedeki iki göç merkezinin inşaatlarını İtalya üstlenirken güvenlik ise Arnavutlar tarafından sağlanacak ve yılda 36 bin düzensiz göçmen bu kamplarda yaşayacak.
Giorgia Meloni’nin bu hamlesiyle özellikle Lampedusa’yı adeta istila eden düzensiz göçmenler Arnavutluk’taki göç merkezlerine doğrudan yine deniz yoluyla götürülecekler. Meloni’nin bu hamlesi elbette karşılıksız kalmayacak. AB üyeliği hayali ile yaşayan Arnavutluk için İtalya Başbakanı ‘Ben zaten sizi AB bünyesinde görüyorum. İtalya bu konuda tam desteği verecektir’ dedi.
Nereden nereye! 32 yıl önce ‘Vlora’ gemisini Bari limanında karşılayan bir gazeteci olarak Arnavutluk’un İtalya sayesinde kalkınmasına tanık oldum. Bunda en büyük pay eski başbakanlardan Silvio Berlusconi’ye aittir. Bu küçük ülkenin elinden tuttu ve buralara gelmesini sağladı. Her ne kadar Meloni’nin bu kararına muhalefet karşı çıksa da düzensiz göç konusunda çok tutucu ve katı olan diğer AB ülkeleri rahatlamış ellerini ovuşturuyor.
