Yeni hükümetin yapısı dengeleri etkileyecek (2)
BİLGAY DUMAN-Bir önceki yazıda IKBY’deki seçimlere dair genel bir değerlendirme yapmıştık. Bu yazıdaysa seçim sonuçlarının ardından olası hükümet senaryoları, seçimlerin Ortadoğu’daki dengelere etkileri ve Ankara-Erbil ilişkilerinin geleceğini ele alacağım.
Önceki yazıda IKBY seçimlerinin çok parçalı bir yapı ortaya çıkardığını ifade etmiştim. Bu parçalı yapı, koalisyon müzakerelerinin zorlu geçeceğine işaret ediyor. KDP, 39 sandalye ile en büyük blok olmasına karşın, parlamento çoğunluğu için 12 sandalye daha elde etmesi gerekiyor. Bu nedenle KDP ile KYB’nin yeniden bir araya gelerek yönetim paylaşımına gitmesi bekleniyor. İlerleyen süreçte bu iki partinin kurabileceği koalisyon, IKBY’nin Bağdat ve Irak’ın komşu ülkeleriyle ilişkilerini doğrudan etkileyecek.
Bununla beraber, 20 Ekim seçimleri öncesinde yaşananlar, IKBY’deki siyasi bölünmeleri ve dış müdahalelerin etkilerini de açığa çıkardı. Bu süreç, Kürt siyasetinin gidişatını belirleyecek önemli bir dönemeç. KDP ve KYB’nin tarihsel gerilimlerinin yanı sıra farklı dış politika tercihleri, bu ittifakın sürdürülebilirliği açısından belirleyici olacak.
Bölgesel denklemler
IKBY seçimleri sadece bölgenin iç dinamiklerini değil, aynı zamanda Bağdat ve çevre ülkelerle ilişkilerini de etkiliyor. Irak merkezi hükümeti, IKBY’deki siyasi parçalanmayı kendi çıkarları doğrultusunda kullanmayı sürdürüyor. Bu kapsamda Bağdat, KYB ile yakın ilişki kurarak KDP’nin merkezi otoriteye karşı muhalif duruşunu zayıflatmaya çalışıyor. Irak Federal Mahkemesi’nin azınlık sandalyelerine yönelik kısıtlamalar getirmesi ve seçim sürecinde denetleme yetkisini genişletmesi, Bağdat’ın IKBY üzerindeki kontrolünü artırma stratejisini ortaya koyuyor.
Türkiye ise PKK’nın IKBY’deki etkinliğini azaltmak için özellikle Bağdat ve KDP ile ortak çalışarak güvenlik konusunda adımlar atıyor. Türkiye için Süleymaniye gibi KYB kontrolündeki bölgelerde PKK’nın güç kazanması, önemli güvenlik sorunu yaratıyor. KDP’nin PKK’ya karşı sert tutumu ve Ankara’yla sınır ötesi operasyonlardaki iş birliği, Türkiye’nin KDP’ye desteğini teşvik ediyor. KDP’nin hükümette güçlü bir konumda yer alması, Türkiye’nin bölgedeki nüfuzunu sürdürmesinin yanı sıra ticari ve ekonomik çıkarlarını koruması açısından da önemli.
Ancak Türkiye’nin IKBY ile ilişkilerinde en kritik nokta, PKK ile mücadele kapsamında iş birliği. Türkiye, Süleymaniye ve çevresinde etkin olan KYB ile ilişkilerinde zorluklar yaşıyor. KYB’nin İran’la yakın ilişkisi ve Süleymaniye’deki PKK varlığı, Türkiye’nin KYB’ye yönelik güvenlik endişelerini artırıyor. KDP ise Türkiye ile PKK’ya karşı ortak operasyonlara açık bir tutum sergiliyor. Seçim sonrası KYB’nin hükümetteki rolünün artması, Türkiye’nin IKBY ile ilişkilerinde zorluk yaratabilir. Bu durum Türkiye-KDP ilişkilerini de zorlayabilir.
ABD ve Batılı ülkeler de IKBY’de istikrarın sürmesi ve İran etkisinin sınırlandırılması yönünde tavır alıyor. ABD, KDP ile stratejik iş birliğini sürdürmeye çalışırken, KYB ile de yeni bir diyalog kapısı aralama çabasında. Bu ikilem Ortadoğu’nun temel çatışma dinamiği haline gelen İsrail-İran rekabetinde de ortaya çıkıyor.
İsrail-İran rekabeti
İsrail uzun zamandır IKBY ve özellikle KDP ile müttefiklik ilişkisi içinde. İsrail’in, 2017’de IKBY’deki “bağımsızlık referandumuna” verdiği destek bunun bir göstergesi. İsrail, KDP’nin iktidarda kalmasını ve IKBY’nin istikrarını, İran’ın bölgede artan nüfuzuna karşı denge unsuru olarak görüyor. Zira Erbil güçlü kaldıkça, İran’ın etki alanındaki Bağdat ve Süleymaniye’nin bölgedeki etkisi sınırlanıyor. KYB’nin İran’la yakın bağları ve bu seçimlerde İran yanlısı gruplarla kurduğu temaslar, KDP’nin İsrail ve Batılı müttefikleriyle yakınlaşmasını destekledi. Ancak IKBY’de yeni hükümetin, özellikle İsrail ve İran arasında bir denge oluşturması gerekecek. Aksi halde daha önceki bazı olaylarda olduğu gibi, İsrail’le İran IKBY üzerinden de hesaplaşmaya gidebilir.
Bu rekabet, Ortadoğu’daki daha geniş jeopolitik mücadelelerin bir parçası olarak görülebilir. Hem İsrail hem de İran’ın etkisini dengelemek isteyen Batılı güçler açısından, IKBY’nin güçlü yönetim altında istikrarını koruması, dengelerin korunmasında da kritik öneme sahip. Bu noktada geniş tabanlı ve güçlü bir yönetim oluşturulması, KDP ve KYB arasında 2004’te olduğu gibi oluşacak “Stratejik İttifak” yapısı, bölgenin siyasi ve ekonomik avantajlarını korumanın en etkin yolu.