YAZARLAR

Masalın gücü adına

Masalların çocuk gelişimindeki yeri ve masal seçerken dikkat etmemiz gerekenleri Prof. Dr. Necdet Neydimilekonuştuk

Son yıllarda masallara bakış ve verilen önem oldukça farklılaştı. Hem yetişkinler hem çocuklar için masal anlatıcılığı eğitimleri popüler hâle geldi. Masal geceleri düzenleniyor, sesli masal kitapları yayınlanıyor, klasik masallar yeniden yazılıyor. Pek çok ünlü isim, çocuklara masallar okuyor. BBC televizyonu, ünlü isimlere CBeebies Bedtime Story yayınlarında masal okutuyor. Tom Hardy, Tom Hiddlestone, Rose Ayling-Ellis, Dolly Parton gibi isimlerin yer aldığı programda son olarak Billie Eilish, Oliver Jeffers’ın “This Moose Belongs To Me” isimli kitabını okudu. Biz de buradan hareket ederek, masalların çocuk gelişimindeki yeri ve masal seçerken dikkat etmemiz gerekenleri Prof. Dr. Necdet Neydim ile konuştuk.

Dinlemenin ve okumanın farkı

Masal anlatmak ve okumak arasındaki fark nedir? Masal okuyan herkes anlatabilir mi?

Masal anlatıcılığı feodal kültürün (sözlü kültür) bir özelliğidir. Sözlü kültür, adı üstünde anlatarak kendini sürdürür. Masal anlatır, hikâye anlatır, destanları ozanlar melodisiyle söyler. Bütün bunlar sözlü kültürün muhteşem bir zenginliğe sahip olduğunu gösterir bize; ancak bu feodalitenin özelliğidir, modernitenin değil. Bunu asla unutmamak gerek. Anlatıcıyı dinlemek kendini ona bırakmak demektir. Anlatıcı, dinleyenin üzerinde mutlak bir egemen gibi durur ve onun söylediklerine karşı çıkmak doğru bir davranış değildir. Zaten anlatım sürecinde dinleyen kendini ona bırakır. Dinlerken beynin davranışı, okuma esnasındaki davranışa benzemez. Birinde teslimiyet diğerinde en azından sorgulama vardır. Bu durumda dinleyeni peşinden sürüklemek daha kolaydır.

Masal anlatıcılığı eğitimi alan herkes de bu işi yapabilir mi?

Anlatmak, eğer beraberinde sorgulama özgürlüğü getiriyorsa güzel ama “sen sadece bana inan” deniliyorsa çok tehlikeli. Edebiyatı ve metin sorgulamayı bilmeyen bu işi yapmamalı. Bu sahne gösterisi olamaz. Yapanlar var ama bunu yetişkinler için yapıyorlarsa dert etmem ama çocuk için yapıyorlarsa yanlış buluyorum. Masal anlatıcısı iyi bir edebiyat araştırmacısı olmalı, psikolojiden anlamalı, sosyolojik ve antropolojik bilgi birikimi güçlü olmalı. Çünkü bu donanımlar anlatıcının kime, neyi, neden ve nasıl anlattığının sorumluluk bilincini yükseltir. Çocuğa karşı hata yapamazsınız. Çocuğa “pardon” deme hak ve özgürlüğünüz yoktur.

Derleme masallar verilmemeli

Masal kitapları seçerken aileler nelere dikkat etmeli?

Masal dinlemek, eğer nitelikli bir masalsa çocuğun düş dünyasını güçlendirir, dil becerileri çok gelişir. Bu onun iletişim gücünü artırır. Masallar her şeyi olduğu gibi anlatır ve bu nedenle ahlaklıdırlar; ancak her masalın -daha doğrusu masalın- çocuğa göre olduğunu iddia etmek feodaliteyi bilmemektir. Feodalite çocuğu hedef kitlesi olarak görmez ve o nedenle masalda herhangi bir sansür yoktur. Masal çocuğa uygun hâle getirildikten sonra çocuğa anlatılır veya metin olarak verilir. Bu nedenle ebeveynler ve öğretmenler derleme masalları çocuğa vermemelidir. Metne bütünüyle hâkim olmadan onu çocuğa okumak ciddi bir yanlışa yol açar. Masal kadını aşağılamamalı. Bu tür masallar çok ve hemen her yıl bu konuda bir kitap şikâyete konu oluyor. Bu durum aslında masalı bilmemekle tanımlanabilir.

Masal ve hikâye kitabı ayrımı nasıl yapılır?

Basit anlatımla masal sorgulanmaz. Çoğunlukla dinlenir ve olduğu gibi içselleştirilir. Bu onun gücüdür ama çocuk için çok tehlikelidir. Öyküye gelince öykü her zaman sorgulanabilir.

Günümüzde dijital masallar ya da masal anlatan yapay zekâlar var. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Çocuk insanı yanında ister, mekanik bir nesneyi değil. İnsanın sıcaklığı ve güvenini hiçbir şey veremez. Her şeye kullanabilirsiniz ama çocuğa masal anlatmak için değil. Buna distopya denir.

“Yeniden yazılması gerekli”

Masallara doğası gereği sözlü kültürde her anlatıcı kendinden bir şey katar ya da çıkarır. Masalların başına gelen felaket; son anlatıcının anlattıklarıyla yazıya geçmesidir. Günümüzde masalların yeniden yazılması gerekli. Bu, geçmiş kültürü yeniden canlandırmak ve günümüze taşımaktır. Cinsiyetsiz masal olmaz. Cinsiyet eşitliğine dayalı masal olur. Avcının kurtarmasını bekleyen kızlarımız değil, kendi başının çaresine bakabilen ve kurtarıcı beklemeyen aklını kullanan kızlar olmalıdır. Az önce vurguladığım gibi masal çocuğa anlatılmamıştır. Bu nedenle her olayı kendine konu edinir. Masalda şiddet, ensest, cinsellik, hırsızlık, sahtekârlık, katliam, istismar hiç sansürsüz anlatılır. Bu masalın olanı anlattığı ahlaki tavrıdır. Bu nedenle masalı suçlamak yanlıştır. İnsan yaşadığı her şeyi masala yüklemiştir ve bu onun anonim metnidir. Sadece yetişkine dönüktür. Çocuğa okunacak masallar ya çocuğa göre olmalıdır ya da çocuğa göreleştirilmelidir. Bunu bilmeyen kişilerin masala ve çocuğa dokunması çok tehlikelidir. Çocuk bizim keyfimize göre her şeyi anlatacağımız bir nesne değil, o bizim hayatımızın öznesidir.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu