Biz kliniğimizde 26'ncı haftasında annesinde protein kaçağı ve yüksek tansiyon nedeni ile 515 gram ağırlığındaki Elif bebeğimizi karşıladık. 98 gün boyunca hastanemizde misafir ettik. Hemşirelerimizin desteği ile çok özveri ile baktık. Yaklaşık 40 gün boyunca solunum cihazına bağlı kaldı. 40 gün sonunda cihazdan ayırdık. Takibinde prematüre sorunlarından çok azını yaşadık. Yalnız bebeğin tabii bazı prematüre sorunlarını yaşadık. Bunlardan bir tanesi de göz içi enjeksiyonuydu. Bu nedenle Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde Dr. Özkan Önal Bey tarafından göz içi enjeksiyonu başarılı bir şekilde sağlandı. Bebeğimiz şu an 98'inci gününde. 40'ıncı haftasında bebeğimizi taburcu ettik. Haftasındaki bebeklere göre oldukça iyi düzeyde ve kilosu da 2 bin 300 gramı aşmış durumda."‘PREMATÜRE TAKİBİ OLDUKÇA MEŞAKKATLİ, SABIR İSTEYEN BİR SÜREÇ’Prematüre takibinin oldukça meşakkatli, sabır isteyen bir süreç olduğunu dile getiren Doç. Dr. Beşer, "Ağrı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde taburcu ettiğimiz en küçük bebeğimiz 650 gram ağırlığındaydı. Ancak Elif bebek ile Ağrı’da bir milat yaşadık. Kendi rekorumuzu kırdık. 515 gram olan bir bebeği sağlıkla ailesine kavuşturabildik. Dünya Prematüre Farkındalık Ayı'nda Elif bebeği prematüre yolu gözleyen ailelere bir umut olur" diye konuştu.