13 yıl önce cesedi bulunan Nazlı’nın davasında dikkat çeken karar
Beyoğlu ilçesinde 13 yıl önce apartman boşluğunda ölü olarak bulunan 24 yaşındaki Nazlı Sinem Erköseoğlu’nun ölümüne dair Yargıtay’dan dönen davada, Can Paksoy’un tutuklanma ve yurtdışına çıkış yasağı talepleri reddedildi.
Boston Üniversitesi’nden mezun olan Nazlı Sinem Erköseoğlu’nun cesedi, 26 Eylül 2010’da Beyoğlu’nda Paksoy kardeşlerin dairesinin bulunduğu 10 katlı apartmanın havalandırma boşluğunda bulunmuştu. Nazlı Sinem Erköseoğlu’nun ölümüne ilişkin davada, Can Paksoy ve Mahmut Emre Paksoy hakkında “Kasten adam öldürmek” suçundan müebbet hapis cezası talebiyle dava açılmıştı. Ancak sanıklar 2014 yılında yeterli delil bulunamadığı gerekçesiyle beraat etmişlerdi.
Ailenin temyizi sonucu, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı beraat kararının bozulması yönünde görüş bildirmişti. Dava yeniden görülmeye başlanmıştı ve Mahkeme, 2020 yılında Can Paksoy ve Mahmut Emre Paksoy’u tekrar beraat ettirmişti.
RET KARARINA İTİRAZ
Yargıtay 1. Ceza Dairesi, Can Paksoy’un beraat kararını bozarak dosyayı İstanbul 19. Ağır Ceza Mahkemesi’ne göndermişti. Ancak mahkeme, Can Paksoy’un tutuklanması veya yurtdışına çıkış yasağı konulması talebini reddetti. Bu kararın ardından Nazlı Sinem Erköseoğlu’nun ailesinin avukatı Rezan Epözdemir, ret kararına itirazda bulundu.
İtiraz dilekçesinde, “Ret kararında herhangi bir gerekçe bulunmamaktadır. Duruşma tarihi 31 Ocak 2024 olarak belirlenmiştir ve bu tarihe kadar uzun bir süre bulunmaktadır. Beraat kararının bozulması sonucu sanık Can Paksoy’un yurtdışına kaçma olasılığının yüksek olduğu göz önüne alındığında, tutuklama veya yurtdışı yasağı taleplerinin kabul edilmesi gerekmektedir” denildi. (DHA)
