Ana Sayfa DÜNYA İsrail katliamında kan donduran gerçek: Gazze’de kimliği tespit edilemeyen ceset sayısı artıyor

İsrail katliamında kan donduran gerçek: Gazze’de kimliği tespit edilemeyen ceset sayısı artıyor

2
0

İsrail’in düzenlediği saldırılar sonucu şu ana kadar 51 binin üzerinde Filistinli hayatını kaybetti, binlercesi de ya enkaz altından çıkarılamadı ve öldükleri yerde çürüyüp kaldı ya da hastane, park ve bahçe gibi açık alanlara gelişigüzel gömüldü. Sınır Tanımayan Doktorların (MSF), 16 Nisan’da yayımladığı raporda kullandığı ifadeyle, “Gazze, Filistinliler ve onlara yardıma gelenler için toplu mezara” dönüştü.

Yaşanan dram bununla da sınırlı kalmadı. İsrail’in uyguladığı abluka, kimlik tespit etme çalışmalarını da neredeyse imkansız hale getirdi. Kimliği belirlenemeyen cesetlerin oluşturduğu bu acı tablo, İsrail’in saldırıları ve baskınlarıyla hizmet dışı kalan ancak kısmi onarımın ardından yüzde 25’lik bir kapasiteyle yeniden hizmet vermeye başlayan Gazze’nin kuzeyindeki Şifa Hastanesi morgunda gözler önüne serildi.

Doktorlar, hastane morgunda üst üste yığılan cesetlerin kimliklerini DNA testi cihazları olmadığı için belirleyemezken, aileler de aylardır bekledikleri yakınlarının “ölülerine” bile kavuşamadı.

Şifa Hastanesinde Adli Tıp uzmanı olarak çalışan doktor Imad Şehhade, morgda kimliğinin tespit edilmesini bekleyen çürümüş cesetler karşısında yaşadıkları acziyeti AA muhabirine anlattı. DNA testi yapacak cihazlar olmadığı için eline aldığı mezura ile kemiklerin boylarını ölçmeye ve sahibinin yaş ve cinsiyetini tespit etmeye çalışan Şehhade, Gazze’de kimliği tespit edilemeyen ceset sayısında yaşanan artış nedeniyle büyük bir sorunla karşı karşıya olduklarını vurguladı.

İsrail’in, DNA testi yapan cihazlar ile bu cihazları çalıştıracak maddelerin girişini yasakladığını, ayrıca bu alanda çalışacak deneyimli doktor ve teknik ekipten de yoksun olduklarını aktaran Şehhade, şöyle konuştu: “Sayı çok büyük. Kimliği tespit edilmemiş binlerce ceset var. Biz elimizden geldiğince tespit etmeye çalışıyoruz. Bunu yaparken çok ilkel yöntemlere başvurmak zorunda kalıyoruz. Kemiklerin boylarını ölçüyoruz, dişleri kontrol ediyoruz, kıyafetleri veya yüzük, anahtar saat gibi kişisel eşyaları inceliyoruz, ailelerden aldığımız ölçüleri elimizdekilerle karşılaştırmaya çalışıyoruz.”

“Bazen cesedin erkek mi yoksa kadın mı olduğunu belirleyebiliyor ve yaklaşık yaşını tahmin edebiliyoruz, ancak bu yeterli değil. Belirleyici faktör DNA testi.” diyen Şehhade, morga bazıları 6, bazıları ise 1 yıl önce ölmüş, yumuşak dokuları çürüdüğü için sadece kemikleri kalmış cesetler getirildiğine ve bu durumun kimliklendirme sürecini zorlaştırdığına işaret etti.

Şehhade, “Şu ana kadar elimizde bulunan 450 cesetten sadece 10’unun kimliğini tespit edebildik. Sayı gittikçe artıyor. Bu, yıllardır yaşadığımız bir sorun ancak İsrail’in saldırılarından sonra daha da büyüdü. Bu cesetlerden bir haber bekleyen ya da onlara layıkıyla veda etmek isteyen aileler var ama biz gerekli ekipman olmadığı için bir şey yapamıyoruz.” dedi.

Adli Tıp uzmanı Filistinli doktor Imad Şehhade, uluslararası topluma, saldırılarda ölenlerin kimlik tespitinin yapılabilmesi için Gazze’deki sağlık sektörüne yardım çağrısında bulundu.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz