Kalp ve damar hastalıklarının önlenmesine yönelik farkındalık oluşturmak amacıyla her yıl 14-20 Nisan tarihleri arasında kutlanan ‘Kalp Sağlığı Haftası’, bu yıl Türk Kalp ve Damar Cerrahisi Derneği (TKDCD) öncülüğünde önceki gece özel bir etkinlikle taçlandırıldı. Dr. Karin Bozkurt’un konuk sanatçı olarak sahne aldığı ve Ferhat Göçer’in “İlk Görüşte Aşk” müzikalinde bir araya gelen TKDCD Başkanı ve Dr. Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim Araştırma Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Murat Sargın, Kalp ve Damar Cerrahı ve 28. Dönem İstanbul Milletvekili Prof. Dr. Halit Yerebakan, Kalp ve Damar Cerrahı Prof. Dr. Bingür Sönmez, “Kalbine Daha İyi Bak” sloganı ile kalp sağlığına dikkat çekti.
DÜNYAYLA YARIŞIYORUZ
Prof. Dr. Halit Yerebakan, Türkiye’nin kalp damar cerrahisi alanında dünyayla yarıştığını söyleyerek, “Ülkemizde müdahale edemediğimiz hiçbir alan yok. Türkiye, geldiği noktada belki de birçok konuda dünyayla bilgisini paylaşan, öğreten noktaya gelmiş vaziyette. Kalp ve damar cerrahisinde de dünyada çok önde gelen ülkelerden birisi haline geldik” dedi.
SORUMLU SİGARA OBEZİTE VE STRES
TKDCD Başkanı Doç. Dr. Murat Sargın ise gençlerde kalp hastalıklarının görülme oranının endişe verici bir şekilde arttığına dikkat çekerek, şunların altını çizdi: “Kalp ve damar hastalıkları sadece ileri yaş gruplarını değil, artık genç nüfusu da tehdit ediyor. Fast food tüketimi, fiziksel hareketsizlik, stres ve sigara kullanımı bu artışta etkili. TÜİK verilerine göre Türkiye’de 20-40 yaş arası 26 milyon bireyin yüzde 30’u obezite, yüzde 25,9’u sigara kullanımı ve yüzde 31,8’i hipertansiyon riski altında. Bu tablo, gençlerin kalp sağlığının korunması için acil önlem alınması gerektiğini gözler önüne seriyor.”
KADINLARIN KALBİ İYİ DEĞİL
Kadınlarda kalp hastalıklarının, sıklıkla göz ardı edilen ancak oldukça ciddi sonuçlara yol açabilen bir sağlık sorunu olarak öne çıktığını belirten Doç. Dr. Sargın “Kardiyovasküler hastalıklar, dünya genelinde kadın ölümlerinin yaklaşık yüzde 35’inden sorumlu. Türkiye’de ise bu oran yüzde 40’a yaklaşıyor. Kadınlarda kalp krizi belirtileri çoğu zaman atipik seyrettiği için teşhis gecikebiliyor. Sırt, çene ağrısı, mide bulantısı gibi semptomlar kalp kriziyle ilişkilendirilmediğinde zaman kaybına yol açıyor. Ayrıca gebelikte yaşanan hipertansiyon gibi durumlar da kadınlarda kalp hastalığı riskini artırıyor” diye konuştu.
KALP SAĞLIĞI STRATEJİSİ
Doç. Dr. Sargın, hem gençlerde hem kadınlarda kalp sağlığını korumak için şu stratejilerin hayata geçirilmesini önerdi:
Sağlıklı ve dengeli beslenme. Fiziksel aktivitenin artırılması. Sigara ve alkol kullanımının bırakılması. Stresi kontrol altına alma. Düzenli sağlık kontrolleri ve taramalar Devlet politikaları ve toplum temelli kampanyalarla, gençlere yönelik erken taramalar ve farkındalık programları hayata geçirilmeli. Şekerli içecek vergisi, okullarda spor programlarının desteklenmesi ve ailelerin bilinçlendirilmesi, önemli adımlar arasında yer alıyor.
SESSİZ VE ÖLÜMCÜL TEHDİT
DOÇ. Dr. Sargın, TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder’in yaşadığı rahatsızlık sonrası kamuoyunun dikkatini çeken aort damarı yırtılmasıyla ilgili de “Aort kalpten çıkan temiz kanı tüm vücuda taşıyan en büyük atardamardır. Bu damarın yırtılması, özellikle kalp, beyin ve böbrek gibi hayati organlarda ani ve ölümcül sorunlara yol açabilir. Risk faktörleri arasında yüksek tansiyon, sigara, obezite ve kolesterol öne çıkıyor. Bu gibi durumlar damar duvarında genişlemeye ve zamanla yırtılmaya neden olabiliyor. Erken teşhis ve düzenli kontrol hayat kurtarır” dedi.
