
Yarış dışı kalınca futbolcular kendini salıyor, takım yenilmeye başlayınca rakipler cesaretlenip saldırmaya başlıyor. Gaziantep, Konya, Adana Demir, Alanya, Göztepe ve Başakşehir başta Beşiktaş’ın puan kayıpları yaşadığı maçların ortak özelliği siyah-beyazlı oyuncuların rakibi agresiflik ve oyun olarak korkutmaması. Sıradan oyun ve iddiasız görüntü bırakın futbolcuları hakemleri de etkiliyor. Bırakın gri pozisyonlardaki takdir haklarını, yanlış kararlarla Beşiktaş’ı yıpratıyorlar.
Beşiktaş’ın oyun lideri yok. Mert iyi insan, iyi futbolcu, saha dışında iyi kaptan olabilir ama teknik olarak kalecinin oyuna ve hakeme müdahale etmesi mümkün değil. Takımın golleriyle yükünü taşıyan yıldız Rafa Silva’nın bile ağzı var, dili yok. Bu yüzden lider ve sert bir altı numara lazım. Solskjaer, Hadziahmetovic’i o bölgeye koyup sertlik ve derinlik katmak istedi ama o da o tarz bir oyuncu olmadığı için verimli olamadı. Beşiktaş yönetiminin opsiyonu kaldırıp “Oynarsan imza alırsın” dedikten sonra oynamaya başlayarak göz boyayıp istatistik yükselten Masuaku ve iyi insan diye Svensson’la gelecek hayali kuranların görecekleri rüya anca kâbus olur. Bu iki isme methiye düzenler geldikleri günden bu yana hücum ve savunmada kaç nitelikli katkı yaptılar? İstatistikler ortada, bakabilirler.
Rafa Silva‘yla 1-0 öne geçip skoru tutamayan, çıkan ve giren oyuncular bu performansla Beşiktaş’ta huzurlu bir geleceklerinin olmayacağını bilmeliler! Norveçli hocanın maç sonu tribünden alkışlanmasına bakmayın, İstanbul’da gerilim olacağını geçen haftadan ilan etmişlerdi!